İnsan gelişmiş zekalı biyolojik bir yaratık mı?
Yoksa insan tüm düşünce ve düşünebileceklerinin toplamı mı?
Yoksa bu ikisininde ötesinde varlığı ve hiçliği kendine özgü bir perpektiften yaşayan bir gözlemci miyiz?
Bunca yıl süregelen kendimizi tanımlayıp bulma çabamız boşunamıydı?
Biz tanımdan muhaf, bir kaba sığamıyacak sonsuz bir ruhun kendi kendini izlediği suretleri olabilir miyiz?
Eğer öyle ise ruhun sonsuz dansını gözlemleyebildiğimiz bu kainat maddesinde daha az 'nasıl dans ediceğimizi' düşünüp, daha çok harmoniye kendimizi bırakmamız gerekmez mi?
Comentários